
KRİZ YÖNETİMİ
Kriz yönetimi, kriz belirtilerini algılama konusunda gerekli duyarlılıkları göstererek, örgütün krize düşmesini engelleme ve aniden ortaya çıkan kriz durumlarında, örgütü en az maliyet ve kayıpla kriz durumundan kurtarma sürecidir. Kriz sırasında kriz yönetiminin ana konular üzerinde yoğulaşmasının, hızlı ve etkin kararlar almasının, karar vermede hangi araçlardan destek alabileceğini ve acil bir olaya örgütün her birminde nasıl tepki verilmesi gerektiğini bilmesinin yolu kriz öncesi dönemde kriz planlaması yapmasına bağlıdır. Kriz planlarında başarılı sonuçlar alması için ;örgütün tam olarak hangi iş alanında yer aldıgı ,örgütün ve rakiplerinin pazardaki konumu, örgütün uzun dönemli amaçlarının neler olduğu, örgütün kültürel yapısı ve iletişim yapısının nasıl olduğu sorularının cevaplarının detaylı bir şekilde bilinmesi gerekmektedir.İşletmelerin krizlere hazırlıklı olma düzeyleri beş konumda sınıflandırılır.
-Krize yatkın işletmeler
-Krize duyarlı veya hassas olan işletmeler
-Krize kısmen hazır olan işletmeler
-Krize dayanıklı olan işletmeler
-Krize hazır olan işletmeler
Kriz yönetimi, örgütsel koşullar ve yüksek performanslı çalışanlar yanınıda, daha çok etkin bir liderlik anlayışı sayesinde kriz başarılı olabilir.
TÜRKİYE'DEN ÖRNEKLER
Türkiyede'de 3 önemli şirkette kriz yaşanmıştır. Günlerce kamuoyu tarafından yakından takip edilen, Roche ilaç, Mey İçki ve Onur Air şirketlerinin yaşamış olduğu krizler,şirketlerin kriz anındaki tutumları farklı sonuçlar ortaya çıkarmıştır.
Roche krizinde bir yandan kamu menfaati ve ciddi suçlamalar, diğer yanda hiçbir hazırlığı olmayan şirket yönetimi bulunmaktaydı. Bu tablo uzun süre şirketin gündemde kalmasına sebep oldu. İnsan kaynakları yönetiminden kurumsal yönetim ilkelerine bir çok açıdan itibarı yüksek olan Roche, kriz yönetimindeki eksiklik nedeniyle çok şey kaybederek krizden çıktı.
Mey içki krizinde ise bir miktar geç kalındı. Şirket kamudan yeni alınmış olması ve krizin dış etkenlerden kaynaklanmış olması nedeniyle sorun hemen aşılamadı. Ancak, sonunda, daha ilk başta atılması gereken adım atıldı ve Yeni Rakılar toplatıldı.
Onur Air krizi ise çok iyi yönetildi. bir kurumu yok edebilecek bir iletişim Tusunamisini savuşturmakla kalmadı. Onur ve İtibar savaşının muzaffer kahramanı olarak iletişim tarihine adını yazdırdı. Onur Air kendisine alanlarını kapatan Almanya, Hollanda ve İsviçre'ye teşekkür borçlu. Belki kısa bir süre bir miktar para kaybetti ama itibarını katlayarak arttırdı.Onur Air'in bu krizi yönetirken izlediği adımlar şu şekilde sıralanabilir;
1-Çok hızlı haraket etti gündemi kendisi yönetti.
2-Birinci elden medyaya doğru bilgileri aktardı, susup saklanmadı.
3-Konuyu başta devlet olmak üzere,tüm sosyal paydaşlarının ortak meselesi haline getirdi.
4-Medya karşısında tüm iletişim hatlarını açık tuttu.
5-Üçüncü tarafların, etkileyicilerin desteğini sağladı. Milan taraftarlarını Türkiye'ye taşıma hakkını elde etmesi, Onur Air dahil 15'ten fazla hava yolu şirketinin bakımını yapan Adrian Airways'in başkan yardımcısı Pavel Prhavc'in "Onur Air uçakları en az Lufthansa'nınkiler kadar güvenilir" diye açıklama yapması iltişim açısından nerdeyse son noktayı koyuyordu.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder